26 Şubat 2010 Cuma

Çınar'ın 1. yaş doğumgünü

İşte bir sene önce doğmuş ve bugün kocaman olmuş bir yakışıklı size, ÇINAR :)
Sevgili arkadaşım Tuğba'nın birtanecik oğlu için düzenlediği doğumgünü partisinin benim gözümden detayları...

Nice sağlıklı, mutlu ve huzurlu yaşlara ÇINARCIĞIM :)


Herkese havanın kapalılığına inat, yüreğinin güneşiyle aydınlatıp şenlendireceği keyifli bir haftasonu diliyorum :)
İşte bu da tam bir sevgi yumağı :) Çınar ve birtanecik annesi Tuğbacım... Ana-oğul hep böyle tatlı olun tamam mı? :)
Doğumgününde bol bol hediye toplayan Çınar'ın misafirlerini unutmayarak hazırladığı şirin hediye paketleri

Pastasının tadına ilk bakan Çınar'ın şeker hamuru ile olan aşkının başladığı an :)
Çınar'ın gökyüzü temalı, kırmızı uçaklı doğumgünü pastası

İşte yine bir doğumgünü çocuğu ve kalabalıktan sıkılmışlığın verdiği hüzünle yanaklardan süzülen bir inci tanesi...

Partinin sahibi, konuklara şaşkın şaşkın bakan Çınar :)

Bir doğumgününün olmazsa olmazları balonlar ve süsler

24 Şubat 2010 Çarşamba

Tüller altında güne merhaba...

En büyük hayallerimden birisidir cibinlikle süslenmiş, ayrı bir şıklık katılmış yatak odasında güne merhaba demek... Henüz gerçekleştiremedim bu düşümü ama birgün neden olmasın :))

Belki aramızda benim gibi bu güzelliğin hayaliyle yaşayanlar vardır. İşte seçip beğendiğim, paylaşmak istediğim örnekler...













Kaynak: mosquito-nets

23 Şubat 2010 Salı

Kayseri notları

Toprak, su kaynakları ve ulaşım bakımından çevresine göre elverişli doğal koşullara sahip olan Kayseri, binlerce yıldan beri yoğun bir yerleşime ev sahipliği yapmaktadır. Bu kadar köklü bir yaşam geçmişine sahip olan il, 1988 yılında "büyük şehir" statüsüne kavuşmuştur.
Kayseri'ye girişinizden itibaren, geniş otoyolları, düzenli kent yaşamı ve her konuda çağının gereklerini yakalamış yaşam standartlarıyla Kayseri'nin bir anadolu şehrinden beklenilenin aksine çok daha fazla gelişmişliği bünyesinde barındırdığı açıkça görülür.
Tarihi ve kültürel zenginliklerini günümüzün modern mimarisiyle inşa ettikleri yapılara başarıyla entegre etmesini bilen halk yaşam biçimleriyle de her kesimden insanı kucaklamaktadır.
Bir Kayseri gelini olarak Ocak ayında yaptığım ilk Kayseri ziyaretimden fazlasıyla memnun olarak ayrıldım. O kadar ki, doğanın uyandığı, yeşilin ve bağlarda yaşamın coştuğu yaz mevsiminde bir kez daha gitmek için planımı bile yaptım :))
Birgün o taraflara yolunuz düşerse kesinlikle Kayseri'ye uğramadan geçmeyin, farkı sizler de farkedin :)



Kayseri'yi ulu görüntüsüyle kucaklayan şehrin hemen hemen her yerinden ihtişamını gösteren ilin kayak merkezi Erciyes


Kayseri şehir merkezinin 30 km kuzeybatısında Kızılırmak üzerine kurulmuş, enerji ve sulama amaçlı Türkiye’nin önemli projelerinden birisi olan Yamula Barajı



Yamula Barajı'nın oluşturulduğu alanda boşaltılarak sular altında kalan fakat suların çekilmesini fırsat bilerek gün yüzüne çıkan küçük Kayseri köyü 



İl merkezindeki Cumhuriyet Meydanı'nda 1919 yılında yapılan ve dört tarafında birer adet saat bulunan Kayseri Saat Kulesi ve Cumhuriyet Meydanı'ndaki heykel


Kayseri'nin civar ilçelerinden alınabilecek hediyelikler




Meşhur Kayseri bağlarında bahara merhaba demeye hazırlanan tomurcuklar


Bu da hayatında ilk kez kar görmüş Nil :) Allahtan sonra İstanbul'da da yağdı da Kayseride vurulduğu kar topu oyununa burada da devam edebildi :)

22 Şubat 2010 Pazartesi

Bu haftasonu öğrenilen kocişin bir başka yüzü :)

Dün hayatımın en ilginç atmosferlerinden birindeydim...
Fanatik bir Beşiktaş taraftarı olan kociş kombinesiyle İnönü stadındaki maçların en sıkı takipçilerinden biridir. Maç öncesi balık pazarında arkadaşlarıyla geçirdiği bol tezahüratlı, rakılı sofraları ve orada haftanın verdiği yorgunluktan arınarak deşarj oluşunu anlata anlata bitiremez. Bir Fenerbahçe taraftarı olan benim de bu atmosferi yaşamamı çok ister...

Sonunda düşündük taşındık ve ikimizin de zevk alacağı tezahüratların yapılacağı maç olsa olsa iki takımında rakibi Galatasaray'a karşı olabilir diye karar verdik ve dünü fırsat bilip dostlarımızla birlikte Galatasaray aleyhine coşmak için balık pazarının yolunu tuttuk...

Rakının, balığın ve muhabbetin neşeyle kol gezdiği balık pazarından bir sürü fotoğraf ve insan manzaralarıyla döndüm ve tabii bir de kendini kaybetmişcesine tezahürat yapan kocişin aslında görünenden çok daha fazla fanatik biri olduğunu ve sesi kısılırcasına nasıl bağırabildiğini öğrendim :))

Kocişin Beşiktaş aşkına saygı gösterip elinden geldiğince yanında olmaya çalışan bir eş olarak hayretler içinde seyrettiğim ve insanların bol bol içip, coştuğu eğlenceli kareler karşınızda :)

İyi bir maça hazırlık, taraftar için iyi hazırlanmış bir sofra ile başlar. Bu sofraların vazgeçilmezi tabii rakı :)

Kadehlere inen buzların şıngırtısı, ortamın neşesine ayak uydurur ve kadehler galibiyet dileğiyle tokuşturulur

Herkes aynı galibiyet arzusuyla eğlenir, birlikten kuvvet doğar ve balık pazarı Beşiktaş marşlarıyla coşar :)





Eğlence o kadar keyiflidir ki herkesi içine alır, davul-zurna da ekibe dahil oldu mu marşlar, şarkılar daha da bir keyifle söylenir, çarşı beşiktaş-beşiktaş diye inletilir

sonunda mekan dostluk temelinde kazanma düşüncesiyle terk edilerek stadın yolu tutulur

Çok keyifli, eğlenceli ve renkli insanlarla bir arada geçen güzel bir deneyim yaşadım maç öncesi eğlence kültürüyle ilgili... koçişe ve bize eşlik eden dostlara teşekkürler :)

19 Şubat 2010 Cuma

Burgazada notları

İstanbul'da araba ve korna gürültüsünün yerine yollardan geçen fayton seslerinin duyulduğu meşhur Prens Adalarından biridir Burgazada...
Prens adalarının üçüncü büyüğü olan Burgazada'nın büyük bir bölümü çam ağaçları ve kayalıklarla kaplıdır. Eğimli yamaçlarında çam korularının bulunduğu bu renkli mekan, küçük ve sempatik plajlara sahiptir...

Güzel bir vapur sefasının ardından, mavinin yeşille birleştiği manzaraya karşı gün batımında balığın ve rakının tadına doyasıya varmak için süper bir adrestir Burgazada, tavsiye ederim :)

Baharı müjdeleyen bu güneşli günde, sizleri yaz sonunda çekilmiş Burgazada görüntüleriyle başbaşa bırakıyorum...

















Herkese bol güneşli ve eğlenceli bir haftasonu dilerim :)

18 Şubat 2010 Perşembe

Evde çalışma keyfi

Hergün git-gel 45 km. yol yapmak yerine ben de evden çalışmak, evimin bir köşesini şirin bir ofise dönüştürmek istiyorum :)

Teknolojinin geliştiği ve evden çalışmanın yaygınlaştığı son dönemlerde, bu şekilde çalışan şanslı arkadaşlara fikir vermesi açısından home-ofis tasarımlarından örnekler...











Kaynak:
homeydesigning

17 Şubat 2010 Çarşamba

Kaan'ın 2. yaş doğumgünü

2 sene önce bugün inanılmaz karlı bir İstanbul gününde dünyaya merhaba diyen ilk ve tek yeğenim Kaan'ımın bugün doğumgünü...

17.Şubat.2008'de ailemize katılan minik Kaan bu iki sene içerisinde emekledi, yürüdü, koştu ve o kadar büyüdü ki bugün "hapi bötdey" diye kendine doğumgünü şarkısını söylüyor :)
Paşatopum iyi ki doğmuşsun, birtanecik anneciğin ve babacığın iyi ki seni dünyaya getirip, bizleri dünyanın en mutlu insanları yapmışlar :)
Ömrün uzun ve sağlıklı, yüreğin sevgi ve mutluluk dolu, yaşamın huzurlu, yarınların hep umutlu olsun...

"SENİ SEVİYORUM BİRTANEM BENİM"

Sevgili ablam birtanecik oğluşu için Cumartesi günü bir doğumgünü partisi düzenledi, işte düzenlenen bu doğumgününden kareler...

Hamarat ablamın elleriyle hazırladığı Kaan'ın 2. yaş doğumgünü pastası

İşte benim şirin yeğenim ve onun şirin mi şirin pozları :)



Hayatımın en önemli, en özel insanlarından biri Ablam, oğluyla birlikte. Ablacığım senin için ayrıca yazarım ama yeri gelmişken söyleyeyim "SENİ ÇOK SEVİYORUM" :)

Bir ara kalabalıktan sıkılan ve kendini gözünde bir inci tanesiyle dışarıda oynayanları izlemeye veren paşatopum...

Heyecanla pastasının mumunu üflemeyi beklediği anlar...

Her çocuk doğumgününde olduğu gibi Kaan'ın doğumgününde de 5-6 kez tekrarlanan mum üfleme töreni :)

Ve işte bu da kuzeninin doğumgününe teşrif buyuran kızım Nil :)