Herkesin annesi babası özeldir, herkes için dünyada kendisini en çok seven ailesidir ve tabii ki herkesin ailesini bir arada tutan koca çınarı babasıdır...
İşte benim babam da evimizin koca çınarı, bizi bir arada tutan sevgisiyle şımartanımız o bizim...
Çocukluğumun büyük bir çoğunluğunda yoğun çalışmasından dolayı sadece pazar günleri görebildiğim, birlikte ilk tatilimizi 15 yaşındayken yapabildiğim, yazlıkta gelişini heyecanla beklerken sitenin kapısında göründüğü anda ayaklarım popoma vura vura soluksuzca kavuşmak için çabaladığım, hastalandığımda annemin yüreğinin dayanamadığı her anımda yanımda olan, annesini erken kaybetmiş olmanın verdiği sevme ve sevilme arzusuyla anneme hala aşık, 5 yaşında doğup büyüdüğü memleketinden ayrılarak çocuk yaşta başka bir ülkeye ve şartlara alışmaya çalışan, hayatını ailesine ve üç çocuğuna adayan koca çınarım babam...
Bu yaz başında ailemizin direğinin koca çınarımızın hassas yüreklimizin o illet hastalığa yakalandığını öğrenerek yıkıldık...
Nolduğunu anlayamadan birlikte geçirilecek tatil planları yaparken kendimizi birden hastane koridorunda dudaklarımızda dualarla babamızı ameliyattan çıkmasını beklerken bulduk... Parça alındı ve alınacak ilaçlarla tedavi süreci başladı, bütün yazımız hastane-ev arasından geçti, babamın en büyük destekçisi annem hep dimdikti... Geçtiğimiz hafta çok şükür ilaçlar bitti şimdi ekim ayında yapılacak ilk kontrolü bekliyoruz heyecanla ve umutla, o gün bizim için bayram olacak o illet hastalık evet bitmiş dediğinde ise doktor gözyaşlarımız bu kez büyük bir sevinç için akacak...
Mutlulukla hüznün, neşeyle kederin, doğumla ölümün kol kola gezdiği hani herşeyimizi ertelediğimiz anı kaçırdığımız bu dünya var ya işte bu dünyada çok da geç olmadan:
Babam,
Hakkı ödenmeyecek olan, ömrünü ailesine adayan, koca kazık olmuşken bile koruyucu ellerini üzerimden eksik etmeyen, başım nezaman sıkışsa içim nezaman daralsa yanımda biten, desteğiyle sevgisiyle beni hala büyütmeye devam eden babam
...SENİ ÇOK SEVİYORUM...