Öyle kocaman buketlere, rengarenk çeşitlere gerek yok aslında...
Basit bir bardak, içine biraz su ve yolun kenarından geçerken gözünüze takılıp kendini ellerinizde bulunan bir çiçekle bile renklenebilir evler. Hele o cam önleri...
Eskiden şu hayatımıza giren gökdelenler, rezidans daireler, çift camlı pencereler yokken siz o pencerenin yanında oturdunuz mu bildiğin sokakta oynayan çocukların sesi gelirdi. Top oynayanı, saklananı, ip atlayanı, yakan topa yakalanmamak içi renk peşinde koşanı, ip atlayanı...
Evet ben de o nesildenim hani o asansörü olmayan binada o oyun yorgunluğunun üzerine 5 kat merdiveni ellerini yere koya koya çıkan, annesi terli terli çok su içmemesini söylediği için ondan gizli banyodaki musluğa ağzını dayayan :)
O güzel, hareketli, neşeli, iç içe, biz bize nesildenim...
Görseller: http://www.shootingfilm.net/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder